Hayati Asılyazıcı – Aydınlık – Çarpıcı Bir Oyun: Kürklü Venüs

Tiyatro yolculuğuna, Wolfgang Borchert’in ‘Kapıların Dışında’ adlı oyunu ile başlayan Yolcu Tiyatro, Ariel Dorfman’ın ‘Karanlığın Ötesinden Gelen Sesler’ ve Roland Topor’nun ‘Joko’nun Doğum Günü’ adlı oyunları ile yakaladığı başarısını, Amerikalı oyun yazarı David Ives’in Leopold von Sacher-Masoch’nun ‘Kürklü Venüs’ adlı romanından esinlenerek kaleme aldığı, ‘Kürklü Venüs’ oyunu ile taçlandırıyor.

Leopold von Sacher-Masoch (1836- 1895) tarafından 1870 yılında yazılan erotik roman ‘Kürklü Venüs’, mazoşizmin baş yapıtı olarak adlandırılıyor. Ünlü yazarın kitabında ele aldığı ‘acıdan zevk alma’ kavramı yazarın adı ile özdeşleşerek ‘Mazoşizm’ olarak anılmaya başlanıyor. Ukraynalı yazarın bu kitabı, 1974 yılında Tahsin Yaşamak çevirisi ile Bilgi Yayınevi tarafından yayımlandı. ‘Kürklü Venüs’ geçtiğimiz dönemde ‘Tiyatro Öteki Hayatlar’ tarafından başarılı bir şekilde sahnelenmiş ve geniş ilgi uyandırmıştı.

Tarihsel akışın içinde kadın-erkek ilişkilerinin analiz ve sentezinin ele alındığı, kültürün, bilginin ve yaşam karakterinin, insan egosunda oluşturduğu derin izlerin yansımasının görülebildiği roman, içeriği nedeniyle günümüze kadar taşınmış, güncelliğini korumuş durumda.

Sözlü edebiyatın yerini yazılı edebiyata bırakmaya başladığı zamanlardan itibaren, bilinçaltında kalmış duyguların ve yaşam biçimlerinin yazılı kelimeler aracılığıyla bir bir gün ışığına çıkmaya başladığını biliyoruz. Sacher-Masoch’nun, dünya edebiyatında ‘erotizm’ içerikli yazım konusunda bir yenilik getirdiğini, karanlıkta kalmış ve dile getirilemeyen bu duyguları edebi bir yapıt olarak ortaya koyduğunu ve bunun bir aydınlanma döneminin sonucu olduğunu rahatlıkla ifade edebiliriz. Erotik edebiyatın en önemli yazarı olarak Marquis de Sade (1740-1814) isminide hatırlamak gerek.

Sade ve Sacher-Masoch’nun kaleme aldığı romanlardan etkilendiği düşünülen Sigmund Freud’un, kadın-erkek ve cinsellik üzerine yaptığı çalışmalarda ve temel ilkelerinde, erotik edebiyatın izlerini görmek mümkün. Cinselliğin ve kitapların tabu sayıldığı bir dönemde, bu iki yazarın edebi yürekliliği, ardılı pek çok yazarı derinden etkişlemiştir. Dünyaca ünlü Rus yazar Dostoyevski’nin yapıtları arasında, insanı ve bilinçaltını ele alan çok sayıda kitap bulunmaktadır.

David Ives’in kaleme aldığı, Ersin Umut Güler rejisi, Şafak Özen çevirisi ve dramaturgisi ile sahnelenen ‘Kürklü Venüs’ adlı oyunda Pervin Bağdat ve Ersin Umut Güler alışılmışın dışında, duyguları yoğun, çarpıcı bir performans ortaya koyuyor. Değişik iki karakter, anlatılması güç virajlar alarak tiyatro izleyicisi ile somut bağlantılar kuruyor.

Yükselen bir grafik çizen Pervin Bağdat, canlandırdığı karakter ile doruğa tırmanışının görsel ve işitsel örneklerini veriyor. Bu tanımlamaların yanı sıra, çizdiği karakter ve betimlediği kadın örnekleri ile olağan üstü bir cesaret sergiliyor. Ersin Umut Güler, hem yönetmen hem de oyuncu olarak oyun içinde oyun açılımını başarılı bir şekide sahneliyor. ‘Joko’nun Doğum Günü’ adlı oyundaki yönetmenlik başarısını, bu oyundaki yorumuyla koruyor.

Ses, efekt tasarımı ve müzik tasarımı yerli yerinde olan oyun, yalın dekoru, kostüm tasarımı ve ayrıntıları ortaya çıkaran ışık tasarımı ile bir bütünlük sağlıyor. Genç oyuncu topluluğundan oluşan Yolcu Tiyatro, erken yakaladıkları başarı rüzgarını arkasına alarak, sanat yaşantısında yol almaya devam ediyor. Görülmesi gereken cesur bir oyun.

Yorum yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir